Yaşam

Diyetisyenlerden bayram uyarısı: ‘Bazı hastalıklar çiğ ve az pişmiş etlerin tüketilmesi ile bulaşır’

Sağlıklı ve dengeli beslenme açısından etin pişirilme yönteminden porsiyon kontrolüne kadar birçok ayrıntıya dikkat edilmesi gerektiğini belirten Medicana Sağlık Grubu Beslenme ve Diyet Uzmanı Zeynep Rümeysa Halıcı, “Bazı hastalıklar çiğ ve az pişmiş etlerin tüketilmesi ile bulaşır” dedi.

‘Bazı hastalıklar çiğ ve az pişmiş etlerin tüketilmesi ile bulaşır’

Halıcı, özellikle kurbanlığın alış sürecinde veteriner kontrolü olup olmadığının araştırılması gerektiğini belirtirken, “Uygun kesim şartlarının sağlanması sağlık açısından çok önemlidir. Bazı hayvanlarda olan hastalıklar direkt insanlara bulaşabilmektedir” dedi.

Etlerin kesinlikle çiğ veya az pişmiş olarak tüketilmemesi gerektiğine dikkati çeken Halıcı, “Bazı zoonoz hastalıkların çiğ veya az pişmiş etlerin yenmesiyle bulaştığı akıldan çıkarılmamalıdır. Hayvanların kesilmesi, yüzülmesi, karkasın parçalanması, etin nakli, muhafazası, pişirilmesi ve tüketime sunulması aşamalarında kişisel hijyen kuralları ihmal edilmemelidir” ifadelerini kullandı.

‘Etler buzdolabında 48 saat bekletilmeli’

Etlerin sindirimi zor besinler olduğunu vurgulayan Halıcı, “Yeni kesilmiş hayvanların etlerindeki sertlik pişirme ve sindirme konusunda bizleri zorlamaktadır. Özellikle sindirim sistemi hastalığı olan kişilerde kurban etlerinin tüketimi hemen olmamalıdır. Etler buzdolabında 48 saat beklettikten sonra, haşlama veya ızgarada pişirme yöntemiyle pişirerek tüketmelidir. Bu dönemde yine sakatat tüketimi de artmaktadır. Sakatatlar kan değerlerindeki kolesterolü yükselttiği için kalp-damar hastalığı olan ve kolesterolü yüksek bireylerin sakatattan kaçınması gerekmektedir” diye konuştu.

‘Et ateşe çok yaklaştırılmamalı ve yüksek ateşte pişirilmemeli’

Diyetisyen Zeynep Rümeysa Halıcı, etlerin pişirme yöntemlerinin Kurban Bayramı’nda bilinmesi gereken en önemli hususlardan birisi olduğunu vurguladı. Halıcı, “Eti ızgarada pişirirken ateşe çok yakınlaştırmak doğru değildir. Etin ateşle arasındaki yakınlık arttıkça ette kömürleşme oluşmakta ve kanserojen maddeler ortaya çıkabilmektedir. Etleri pişirirken dışarıdan hayvansal yağlar veya kızartma yağları ile et birleşmemeli kendi yağı ile pişirme yöntemi tercih edilmelidir” ifadesini kullandı.

Etlerin iç sıcaklığının en az 75 derece olması gerektiğinin altını çizen Halıcı, konuşmasına şöyle devam etti:

Yüksek ateş ile pişirme yöntemi etin dış kısmında ki proteinlerin katılaşmasına neden olduğundan iç kısmında pişme gerçekleşmez ve yine yüksek ısıda etlerin pişirilmesi su, vitamin, mineral bütün besin öğesi kayıplarını artırır. Etlerin saklanması da diğer aşamalar kadar önemli bir aşamadır. Etlerin yemeklik olarak küçük parçalara ayrılarak buzlukta saklanması gerekmektedir. Bu şekilde hazırlanan etler buzlukta eksi 2 derecede 1-2 hafta eksi 18 derece de ise daha uzun süre muhafaza edilebilir.

‘Çiğ et kesilen tahtada sebze doğramayın’

Et kolay bozulabilen ve potansiyel risk taşıyan besin grubu içerisinde yer almaktadır” diyen Halıcı, bu sebeple dondurulan etin kullanılacağı zaman buzluktan çıkarılıp hemen pişirilmesi gerektiğinin altını çizdi.

Halıcı açıklamalarını şu cümlelerle sonlandırdı:

Çözünmüş ve bir süre oda sıcaklığında kalan et mikroorganizma üretme riski oluşturabilir. Etin, oda ısısında açıkta bırakılacak şekilde değil, yine buzdolabının alt bölmesinde çözünmesi sağlanmalıdır. Derin dondurucuda saklanan etin buzdolabının sebzelik kısmının üstüne konularak çözünmesi beklenebilir. Etin çabuk çözünmesi amacıyla uygulanan kalorifer, soba üzerinde çözünme, oda sıcaklığında bekletme gibi yöntemler, insan sağlığı açısından tehlikeli sonuçları da beraberinde getirmektedir. Son olarak kontaminasyon riski nedeniyle farklı besin grupları aynı tahta üzerinde kesilmemelidir. Kesilen et tahtasında kesinlikle çiğ sebze ve meyveleri kesmemek gerekmektedir.

malkara-haber.com.tr

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu